Merhabalar :).
Mutlu huzurlu günlerimiz olsun umarım.
Bugün sizlere daha önce de paylaştığım bir bölümü yazdım. Buradan
ulaşabilirsiniz. Orada da dediğim gibi yine paylaşacağımı söylemiştim çünkü
öykü okumayı en sevdiğim türdür. Yeni yazarlar keşfetmeyi ve yeni hikayeler
okumayı çok severim. Bu sefer daha az isimlerden oluşan bir liste yapmaya özen
göstereceğim sizi çok sıkmadan daha çok kitaplardan bahsedebilmek için. Bunun
dışında sevdiğim yazarları okumak dışında yeni yazarlar keşfetmek de çok güzel
bir duygu. Bu türe özel ilgim olduğundan kitap evlerindeki bu bölümde görmediğim
özellikle ödül almış o kadar yeni yazar görüyorum ki bir de yetmezmiş gibi
sevince yazmak şart oluyor. Tabi eski dostlarımızın da hakkını yemeyelim
onlarda bu bölümde çokça olacak ki bu listede de var. Üçüncüsünü de yazmaya
başladım böyle kısa olacağı için yakın zamanda onu da paylaşırım. Ben okurken
ve yazarken çok keyif alıyorum umarım siz de seviyorsunuzdur. Siz de yeni
yazarlar ve kitaplar önerebilirsiniz, çok memnun olurum. Hadi başlayalım.
İzmir Postasının Adamları – Ahmet Büke
Ahmet Büke’nin ilk kitabı. Yine denizden
çıkmış öyküler :).
Çok güzeldi. Başlarda acemilik değil de böyle yazarın diğer kitaplarında olan o
deniz kokusu eksik gibi geldi ama sonradan aldı yürüdü. Kesinlikle diğer
kitaplarda ki o çeşitliliğin, deniz kokusunun ve ustalığın bu kitaptan sonra
beklenilmesi muhtemelmiş. İlk bu kitabını da okusam yine diğer öykülerini alır
okurdum. O güzelliği bu kitapta almanız mümkün. Yine etkileyici hikayeler
mevcut. Resmen bir yazar doğuyor diyen bir ilk kitap :). Okumadığım az öykü kitabı
kaldı sanırım onları da elime geçtikçe okur yazarım. Bu kitapta altını çizdiğim
yerleri bulamadım herhalde kalem olmadığı için yanımda çizmedim. Üşengeçlik
malum zaten :).
Bir Delinin Hatıra Defteri – Gogol
Bu kitabı alıp okumamın sebebi totem yapmak
istemem :). Tabi
ki Gogol en merak ettiğim yazarlardan biriydi ama ben bunun Genco Erkallı
tiyatro oyununa çok gitmek istemiştim ve okursam giderim diye düşündüm :) (bknz: Hayvan
Çiftliği, bilet bulamazken alıp okuyayım belki giderim deyip bilet bulup gittim
J) ama olmadı :)) Neyse ki ben bu güzel
hikayeleri okuyup yanıma kar kalarak bu işten sıyrıldım. Gerçekten boşuna büyük
yazar dememişler. Ben çok beğendim içindeki hikayeleri ama en sevdiklerim aynı
adlı hikaye ve Palto oldu. En yakın zamanda diğer kitaplarını da okumak
isterim. Zaten elimde Ölü Canlar var. Umarım en yakın zamanda okurum. Ya ben
kendimden iki tane daha istiyorum mümkünse. Biri kitap okusun, diğeri film
izlesin. Ben de ortalıkta öyle günlük işlerde dolaşayım akşam birleşip kültürlü
kültürlü uyuyalım. Buradan yetkililere sesleniyorum. Bir tane benlik az en az
iki tane eşantiyon istiyoruz. Teşekkürler.
Muhtelif Evhamlar Kitabı – Ömür İklim Demir
Bu kitaptan bahsetmeden önce size bu kitabı
bulma hikayemi anlatmak istiyorum çünkü hikayeleri çok seviyorum hele ki yeni
şeyler keşfetme hikayeleriyse yaşamaya anlamaya ve dinlemeye de bayılıyorum
çünkü hikaye bizim işimiz :).
Yine bir gün YKY’de gezerken Ankara Kızılay’dakine gidenler bilir orta kısımda
yeni çıkan ya da önerilenler olur. Onları incelerken Ömür İklim abimiz gözüme
çarptı. Kitap kapağı olsun adı olsun resmen beni çekti ve elime alıp incelemeye
daha sonra alınacaklar listesine ekledim nitekim ikinci gidişimde de aldım. Bu
sefer kasanın hemen yanındaydı yani özellikle önerilen kısımda ya da öyle bir
şey :).
Kısa sürede ikinci baskısını yapan bu kitap eminim ki uzun süre çok satanlardan
olacak.
Gelelim kitabımıza, kısaca söyleyeyim;
ba-yıl-dım. Bir solukta okudum demek isterdim ama kutlamam gereken bir doğum
günü vardı <3, iki solukta okudum. Zaten öyle ki ilk hikayeyi bir çırpıda
okuduktan hatta okurken o kadar heyecanlandım ki çok iyi kitap çok iyi kitap
diye bir daha heyecanlandım. Anlatımı o kadar güzel ki elimden bırakamadım. Mizahı,
dili, akıcılığı dört dörtlük bir hikaye kitabı. Hele bir de birbirine bağlı
hikayeler vardı ki arada tadından yenmiyor. Hüzünlendirdi ama kahkaha da
attırdı. İşte öyle bir kitap, kesinkes şiddetle Ömer İklim beyefendiyi okuyun,
okutturun arkadaşlar. Pişman olmayacak bir de dua alacaksınız :). Ömer İklim Bey siz de
lütfen daha çok yazın.
“Malumunuz, ölüler yokluklarıyla var olur,
anılarla yaşar.”
“Kibrit kutularının sırtındaki kelimeyim
ben: Vasat.”
“’Birçok insan, mutlu olduğunu bilmediği
için mutsuzdur’ demiş Dostoyevski.”
“Bütün hatalarımı ve pişmanlıklarımı
silecek, başıma gelen her şeyi, sanki ona varmak için yaşamışım gibi haklı
gösterecek bir amaca ihtiyacım var.”
“Sevdiğin kadından nefret edecek hale
gelince, çoraplar, gömlekler, kravatlar, danteller birer kurşun ağırlığa
dönüşüp adamı dibe çekiyormuş. “
“’Nasıl hiçbir şey yahu?’ dedi çatallı
sesiyle, ‘Herkesin bir şeyi vardır be. En azından derdi, tasası vardır’
dedikten sonra ….”
“Her yeni yıl, her doğum günü, her ayın
biri ya da her pazartesi yeni bir insan olmak için uyanırdım. Hele güneşli bir
günse, bütün dünyayı değiştirebileceğimi sanırdım.”
“Ne diyeyim, huzur tuhaf şey arkadaş, ancak
kaybedecek bir şeyin kalmadığında gelip seni buluyor.”
“Hatta kimse seni tanımadığı için unutanın
bile olmadı.”
“Duymuyorum seni anne, hayatla meşgulüm.”
Şimdilik bu kadar yakında sürprizlerle
geleceğim J,
kendinize iyi bakın, sanatla ve sevgiyle kalın.