Merhabalar, nasılsınız? Bu yaz ayları bereketli geldi. Öneri Makinesi'nin Twitter adresinden de sürekli paylaştığım gibi yeni albümler art arda geliyor, yetişemiyorum :). Bakalım bu yazıyı ne zamana yetiştirebileceğim :). Ben pek albüm insanı değilimdir aslında, son zamanlarda bu alışkanlığı kazanmaya çalışıyorum. Bazı şeylerden çok çabuk sıkılabiliyorum (sıkılgan biriyim kabul) en sevdiğim şeyler olsa bile, tabi istisnalarda arada olmuyor değil.. Benim işim genelde şarkılarla :). Zaten çok fazla bütün olarak beğendiğim albüm yok belki onları da bir gün paylaşırım :). Bu listede de şimdiden onların arasında olanlar var hatta. Bunun dışında albümün en az yüzde 80'ini beğendiğim 2016 çıkışlı albümleri ve ep'leri toparladım. Daha yılın yarısındayız daha yolda olan çok albüm var, şimdilik birazını eritelim. Eminim unuttuğum ya da daha dinlemediğim albümler vardır bunlar sadece ilk izlenimler. Oldukça yazarım. Az çok müzik zevkimi tanımışsınızdır, blogdan veya twitterdan burada da çok farklı olmayacak. Sizi şaşırtmayacağım :). Eğer bugüne kadar siz de paylaştığım şarkıların yüzde 60-65 ini belki yarısını bile sevseniz bu albümlere göz atın, pişman olmazsınız :). Tek tek şarkı inceleyip, albüm eleştirisi yapmayacağım. Sadece tanıtım olacak zaten dediğim gibi şarkıların büyük çoğunluğunu dinliyorum hatta bazılarının hepsini. Bu arada Spotify kullanıcısıyım ve Tidal'ım yok. Hala Beyonce'un Formation'ı dışında albümünü dinleyemedim. Bir yolu yordamı varsa da bulamadım ama Formation'ı çıktığı günden beri deli gibi sevip, dinliyorum, hala etkisi bende devam ediyor. Beyonce demişken kardeşi Solange'ın albüm hazırlığında olduğunu biliyorum. Daha doğrusu stüdyoda şarkı kaydettiğini biliyorum. Bakalım bitti mi, yeni albüm geliyor mu, durumlar ne bakaceğiz. Beni asıl heyecanlandıran bu sene Radiohead albümüydü ve onlar sonunda Spotify ile barıştılar ve tüm albümü; evde, işte, okulda, metroda dinleyeceğiz ama artık başlıklar altında yazsam iyi olacak. O zaman hadi başlayalım :).
Radiohead yapacağını yaptı, beş yıl sonra uzun yıllar müzik listemizden çıkmayacak ki ben bazı şarkılarının "best of"'a girmesinin hiç de işten olmadığını düşünüyorum. Şarkılar tam Radiohead tiryakilerinin misal beni mutlu edecek türden. Vokalini mi övsem o psychedelic havalarını mı (bu yoruma herkes katılmayabilir, bana yüklenmeyin eğer katılmıyorsanız :)) yoksa bütününü birden mi karar veremiyorum. Zaten önden gelen iki klip ve şarkıyla ağzımız iyice sulanmışken ardından gelen böyle güzel şarkılar biz fanlarını (kendime fan dedim:)) hiç pişman etmeyecek. Albümü dinlediğim de düşündüğüm iki şey: Radiohead nasıl müzik yapılacağını biliyor ve neden albümü dinlerken içimden slow motion dans eden Yıldız Tilbe çıktı. Yıldız Tilbe severim sıkıntı yok da neden bu albümü dinlerken. İkisinin de tekin olmayan bir durumu var sanırım, kabul edelim :). Albüm müthiş, favorilerimi yazıp sonradan pişman olmak istemiyorum neden bunu da yazmadım diye. Albüm başarılı tümden dinleyin :). Adı bile güzel ya, canım Radiohead'im benim, özlemişim gel bir sarılayım :* :*
Ben Rihanna dinlerim, severim de ama şimdiye kadar hiçbir albümünü baştan sona bu kadar dinlememiştim. Her ne kadar "Work" ile ortalığı sallasa da klibi olmasa ya da çekilmeyecek olsa bile es geçilmemesi gereken güzel şarkılar var. Hatta ben dinlediğimde çok şaşırmıştım, Tame Impala'dan cover yaptığında, çünkü albümde bir de 'Same Ol' Mistakes' coverı bulunmakta. Müzikal anlamda büyük farklar yok, Rihanna çok güzel başarmış bence. Zaten Rihanna'da diyordu ki, şu yorum yapsa da artık içim rahatlasa oldu mu olmadı mı :/. Neyse sevgiler cool hatun eminim blogumu severek takip ediyorsun. Albümün gizli gücünün "Consideration" şarkısı olduğunu düşünüyorum. Albümlerinde hep bir ya da iki reggae alt yapılı şarkısı olur, takipçileri çok iyi bilir :). Hatta listesini yapayım diyordum da önce bir aratayım dediğimde zaten milyonlarcası çıktı karşıma, vazgeçtim :). Gerçi Türkçe olanını görmedim hiçbir yerde ama olsun.
Manuş Baba'nın bu teklisi bir süre Spotify'da viralde hep birinciydi. Ben de bunu görünce çok sevindim. Biraz geç keşfettiğim bir isimdi. Coverları olsun kendi şarkıları olsun zaten çok severim; bir de artık böyle kaydını görünce çok mutlu oldum. Umarım yakın zamanda albümü gelir de bir Manuş Baba sevmek yazısı yazarım. Benim de en büyük hobim sevdiğim sanatçıların albüm çıkarması ki yazısını yazayım bir şekilde katkıda bulunayım daha çok dinlenmelerine. Umarım bu şarkı biz severlerine bir alıştırmadır, devamını bekliyoruz.
Dedim ya yeni yeni kendimi full albüm dinlemeye kendimi alıştırıyorum diye, iyi ki alıştırıyorum çünkü çooook güzel şarkılar keşfediyorum yani hüsrana uğradığım albümlere rağmen buna değen şeyler de çıkıyor arada buyurunuz örneği. Liste Noire son zamanlarda soundcloud'da keşfettiğim gruplardan. "Thirst" şarkısına bağımlı olmama ramak kalırken dur bir bakayım albümleri ne dedim ve baya sevdim hatta bayıldım. Berlin çıkışlı Fransız - İsveçli üçlüden oluşan bir grup ama İngiliççe müzik yapıyorlar :), ne güzel bir çeşitlilik değil mi? Kendi canralarını da "disco noir" diye yazmışlar yani "kara disco" bence tam anlamıyla uyuyor müziklerine. Yine en favorilerimi yazamayacağım bundan birkaç ay sonra belki de daha kısa sürede pişman olmamak için:/. Albümü dinleyin ki ben zaten bu yazıyı yazıyorsam inanın gerçekten çoğu şarkıyı sevmişimdir. Pek albüm insanı değilim ama gerçekten güzel. Zaten şarkıların böyle bir nostaljik havası da var, seviyorsanız gidin dinleyin yani :).
Ben solo albüm sevmem, çok nadirdir yani. Sıkılırım, söz isterim genelde :). Kınadınız biliyorum kınayın hakkınız var :). Ağır metal rock dinlemem gereken zamanlarımda da zaten sololar çok uzun sürüyor başım ağrıdı diye o dönemler bile dinleyemedim. Bir iki Metallica, Gun's and Roses ve Scorpions şarkılarıyla atlattım o dönemi. Linkin Park, Evanescence, Flyleaf falan saymıyorum bile, onları dinlemeyeni dövüyorlardı:). Ahh eski forum günlerini özledim. Anlayacağınız ezelden beri indieciyim belki azıcık rockçı :). Eski indiecilerden kim kaldı? Neyse nereden nereye geçtim. Yani demem o ki böyle sözsüz müzikleri pek sevmem (bir daha kınamanız gereken yer ama sevdiklerim de var yani hiç demek değil) ama bu albüm diyorum. Ama bu albüm yani, içinize işliyor. Şöyle bir önerim olacak, bu albüm tabi ki her zaman dinlenilebilir fakat eğer modunuz böyle bir müziğe müsaitse daha da güzel gidiyor :). Nasıl bir mod bu diye sorarsanız da hafif melankolik biraz da hüzünlüyseniz, gece uyku kaçınca tadından yenmez :). Bu arada Efe abimiz Cihan Mürtezaoğlu, Can Güngör, Künt gillerden. Sahnede Can Kazaz, Cihan M. ve Adamlar'a gitarıyla eşlik etmiş bir isim. Solo çalışmasını bu yıl çıkarmış iyi ki çıkarmış. Albümle aynı adı taşıyan şarkı 8 küsur dakika ama ben bile nasıl geçtiğini anlamadım. Valla bu "giller" diye bahsettiğim yeni dönem kent ozanları bomba gibi. Kötü iş çıkmıyor. Müziğin Afili Filintalar'ı resmen. Hem beraber hem ayrı ayrı çok güzel işler çıkıyor. Ne diyeyim devam.
"Enadır lov" diyerek bağrımıza bastığımız, abur cubur listelerimize de bolca konuk aldığımız, İngiliz yakışıklımız Tom Odell'de giriyor listeye. Aslında albümü sevmem için iki üç kere şans vermem gerekti. İlk dinlemelerde sevdiğim şarkılar olsa da genel olarak albümü sevmem kolay değil anladığınız üzere :) ama Mr. Odell başarıyla buralara kadar geldi :). Kongraculeyşıns Mr. Odell. Albümü tümden dinlemeden önce iki klip yayınladı sanırım; "Wrong Crowd" ve "Magnetised". Biri albümden sonra olabilir, emin değilim. Ben ikisini de dinledim ve beğendim daha sonra albümü görünce hemen listeye aldım ve sonuç buralara kadar geldi. Bu gence bence şans verin ve albümdeki şarkılara bakın derim hepsi ayrı güzel. Albümde bolca romantik, duygu yüklü şarkılar var, bildiğimiz Tom Odell yani.
Travis benim ilk indie gruplarımdan, çok severim. Albümlerinin çıktığını duyunca da Twitter'dan bolca paylaşım da yaptım. Travis çizgisini bozmadan, biz severlerinin beklentisini karşılayan güzel bir albümle dönüş yaptı. Yani diyecek pek bir şey yok. Albüm güzel, şarkılar güzel. Albümün toplamı da 33 harika dakikacık. Sadece sizce de Fran Healy çok yaşlanmamış mı? Tabi o sempatik halinin yanında o gri saçlar karizmasına karizma katmış o ayrı. Bu arada yılın en iyi düetleri arasına girmeye aday bir şarkı da var, göz atın.
Benden şimdilik bu kadar.Genel olarak da şunu söylemek istiyorum; hepsinin albüm kapağı harika. Biri hariç :). O da kötü değil de eh işte yanilik :). Hadi hangisi tahmin edin :). Band of Horses, Tegan and Sara yine bu sene albüm çıkaranlardan, eğer seviyorsanız bir bakın ama ben şarkıların bazılarını sevsem de düzenli olarak albümdeki tüm şarkıları dinleyemeyeceğim sanırım ama belli de olmaz (dengesizim yapacak bir şey yok) :). Yine yıl bitmeden birikirse eritiriz beraber. Oh be ne iyi geldi böyle uzun uzun yazmak, çok keyif aldım ben umarım siz de seversiniz ve sıkılmadan buralara kadar gelirsiniz. Kendinize çok iyi bakın ve fon müziğiniz hayatınızdan hiç eksik olmasın. Görüşmek üzere :).
Devamını Oku »
1 Radiohead - A Moon Shaped Pool
Radiohead yapacağını yaptı, beş yıl sonra uzun yıllar müzik listemizden çıkmayacak ki ben bazı şarkılarının "best of"'a girmesinin hiç de işten olmadığını düşünüyorum. Şarkılar tam Radiohead tiryakilerinin misal beni mutlu edecek türden. Vokalini mi övsem o psychedelic havalarını mı (bu yoruma herkes katılmayabilir, bana yüklenmeyin eğer katılmıyorsanız :)) yoksa bütününü birden mi karar veremiyorum. Zaten önden gelen iki klip ve şarkıyla ağzımız iyice sulanmışken ardından gelen böyle güzel şarkılar biz fanlarını (kendime fan dedim:)) hiç pişman etmeyecek. Albümü dinlediğim de düşündüğüm iki şey: Radiohead nasıl müzik yapılacağını biliyor ve neden albümü dinlerken içimden slow motion dans eden Yıldız Tilbe çıktı. Yıldız Tilbe severim sıkıntı yok da neden bu albümü dinlerken. İkisinin de tekin olmayan bir durumu var sanırım, kabul edelim :). Albüm müthiş, favorilerimi yazıp sonradan pişman olmak istemiyorum neden bunu da yazmadım diye. Albüm başarılı tümden dinleyin :). Adı bile güzel ya, canım Radiohead'im benim, özlemişim gel bir sarılayım :* :*
2. Rihanna - Anti
Ben Rihanna dinlerim, severim de ama şimdiye kadar hiçbir albümünü baştan sona bu kadar dinlememiştim. Her ne kadar "Work" ile ortalığı sallasa da klibi olmasa ya da çekilmeyecek olsa bile es geçilmemesi gereken güzel şarkılar var. Hatta ben dinlediğimde çok şaşırmıştım, Tame Impala'dan cover yaptığında, çünkü albümde bir de 'Same Ol' Mistakes' coverı bulunmakta. Müzikal anlamda büyük farklar yok, Rihanna çok güzel başarmış bence. Zaten Rihanna'da diyordu ki, şu yorum yapsa da artık içim rahatlasa oldu mu olmadı mı :/. Neyse sevgiler cool hatun eminim blogumu severek takip ediyorsun. Albümün gizli gücünün "Consideration" şarkısı olduğunu düşünüyorum. Albümlerinde hep bir ya da iki reggae alt yapılı şarkısı olur, takipçileri çok iyi bilir :). Hatta listesini yapayım diyordum da önce bir aratayım dediğimde zaten milyonlarcası çıktı karşıma, vazgeçtim :). Gerçi Türkçe olanını görmedim hiçbir yerde ama olsun.
3. Manuş Baba - Aşkın Kederi
Manuş Baba'nın bu teklisi bir süre Spotify'da viralde hep birinciydi. Ben de bunu görünce çok sevindim. Biraz geç keşfettiğim bir isimdi. Coverları olsun kendi şarkıları olsun zaten çok severim; bir de artık böyle kaydını görünce çok mutlu oldum. Umarım yakın zamanda albümü gelir de bir Manuş Baba sevmek yazısı yazarım. Benim de en büyük hobim sevdiğim sanatçıların albüm çıkarması ki yazısını yazayım bir şekilde katkıda bulunayım daha çok dinlenmelerine. Umarım bu şarkı biz severlerine bir alıştırmadır, devamını bekliyoruz.
4. Liste Noire - Glycerin
Dedim ya yeni yeni kendimi full albüm dinlemeye kendimi alıştırıyorum diye, iyi ki alıştırıyorum çünkü çooook güzel şarkılar keşfediyorum yani hüsrana uğradığım albümlere rağmen buna değen şeyler de çıkıyor arada buyurunuz örneği. Liste Noire son zamanlarda soundcloud'da keşfettiğim gruplardan. "Thirst" şarkısına bağımlı olmama ramak kalırken dur bir bakayım albümleri ne dedim ve baya sevdim hatta bayıldım. Berlin çıkışlı Fransız - İsveçli üçlüden oluşan bir grup ama İngiliççe müzik yapıyorlar :), ne güzel bir çeşitlilik değil mi? Kendi canralarını da "disco noir" diye yazmışlar yani "kara disco" bence tam anlamıyla uyuyor müziklerine. Yine en favorilerimi yazamayacağım bundan birkaç ay sonra belki de daha kısa sürede pişman olmamak için:/. Albümü dinleyin ki ben zaten bu yazıyı yazıyorsam inanın gerçekten çoğu şarkıyı sevmişimdir. Pek albüm insanı değilim ama gerçekten güzel. Zaten şarkıların böyle bir nostaljik havası da var, seviyorsanız gidin dinleyin yani :).
5. Efe Demiral - Inside Out
Ben solo albüm sevmem, çok nadirdir yani. Sıkılırım, söz isterim genelde :). Kınadınız biliyorum kınayın hakkınız var :). Ağır metal rock dinlemem gereken zamanlarımda da zaten sololar çok uzun sürüyor başım ağrıdı diye o dönemler bile dinleyemedim. Bir iki Metallica, Gun's and Roses ve Scorpions şarkılarıyla atlattım o dönemi. Linkin Park, Evanescence, Flyleaf falan saymıyorum bile, onları dinlemeyeni dövüyorlardı:). Ahh eski forum günlerini özledim. Anlayacağınız ezelden beri indieciyim belki azıcık rockçı :). Eski indiecilerden kim kaldı? Neyse nereden nereye geçtim. Yani demem o ki böyle sözsüz müzikleri pek sevmem (bir daha kınamanız gereken yer ama sevdiklerim de var yani hiç demek değil) ama bu albüm diyorum. Ama bu albüm yani, içinize işliyor. Şöyle bir önerim olacak, bu albüm tabi ki her zaman dinlenilebilir fakat eğer modunuz böyle bir müziğe müsaitse daha da güzel gidiyor :). Nasıl bir mod bu diye sorarsanız da hafif melankolik biraz da hüzünlüyseniz, gece uyku kaçınca tadından yenmez :). Bu arada Efe abimiz Cihan Mürtezaoğlu, Can Güngör, Künt gillerden. Sahnede Can Kazaz, Cihan M. ve Adamlar'a gitarıyla eşlik etmiş bir isim. Solo çalışmasını bu yıl çıkarmış iyi ki çıkarmış. Albümle aynı adı taşıyan şarkı 8 küsur dakika ama ben bile nasıl geçtiğini anlamadım. Valla bu "giller" diye bahsettiğim yeni dönem kent ozanları bomba gibi. Kötü iş çıkmıyor. Müziğin Afili Filintalar'ı resmen. Hem beraber hem ayrı ayrı çok güzel işler çıkıyor. Ne diyeyim devam.
6. Tom Odell - Wrong Crowd (Deluxe)
"Enadır lov" diyerek bağrımıza bastığımız, abur cubur listelerimize de bolca konuk aldığımız, İngiliz yakışıklımız Tom Odell'de giriyor listeye. Aslında albümü sevmem için iki üç kere şans vermem gerekti. İlk dinlemelerde sevdiğim şarkılar olsa da genel olarak albümü sevmem kolay değil anladığınız üzere :) ama Mr. Odell başarıyla buralara kadar geldi :). Kongraculeyşıns Mr. Odell. Albümü tümden dinlemeden önce iki klip yayınladı sanırım; "Wrong Crowd" ve "Magnetised". Biri albümden sonra olabilir, emin değilim. Ben ikisini de dinledim ve beğendim daha sonra albümü görünce hemen listeye aldım ve sonuç buralara kadar geldi. Bu gence bence şans verin ve albümdeki şarkılara bakın derim hepsi ayrı güzel. Albümde bolca romantik, duygu yüklü şarkılar var, bildiğimiz Tom Odell yani.
7. Travis - Everything at Once
Travis benim ilk indie gruplarımdan, çok severim. Albümlerinin çıktığını duyunca da Twitter'dan bolca paylaşım da yaptım. Travis çizgisini bozmadan, biz severlerinin beklentisini karşılayan güzel bir albümle dönüş yaptı. Yani diyecek pek bir şey yok. Albüm güzel, şarkılar güzel. Albümün toplamı da 33 harika dakikacık. Sadece sizce de Fran Healy çok yaşlanmamış mı? Tabi o sempatik halinin yanında o gri saçlar karizmasına karizma katmış o ayrı. Bu arada yılın en iyi düetleri arasına girmeye aday bir şarkı da var, göz atın.
Benden şimdilik bu kadar.Genel olarak da şunu söylemek istiyorum; hepsinin albüm kapağı harika. Biri hariç :). O da kötü değil de eh işte yanilik :). Hadi hangisi tahmin edin :). Band of Horses, Tegan and Sara yine bu sene albüm çıkaranlardan, eğer seviyorsanız bir bakın ama ben şarkıların bazılarını sevsem de düzenli olarak albümdeki tüm şarkıları dinleyemeyeceğim sanırım ama belli de olmaz (dengesizim yapacak bir şey yok) :). Yine yıl bitmeden birikirse eritiriz beraber. Oh be ne iyi geldi böyle uzun uzun yazmak, çok keyif aldım ben umarım siz de seversiniz ve sıkılmadan buralara kadar gelirsiniz. Kendinize çok iyi bakın ve fon müziğiniz hayatınızdan hiç eksik olmasın. Görüşmek üzere :).