15 Aralık 2021 Çarşamba

La Meglio Gioventu - Marco Tullio Giordana (2003)

Her zaman sıcağı sıcağına yazmak en iyisi! Sonra aylarca tekrar gözden geçirilmesi paha biçilemez! Neyse ki bu o kadar sürmedi :). Merhabalar, nasılsınız görüşmeyeli? Ben de çok değişiklik var ama onları anlatacak hiç halim yok; onun yerine son izlediğim filmi size anlatayım. Siz film severler özellikle kitap kurtları bir de İtalya hayranları bu filme bayılacaksınız. İçinizi ısıtacak ve size kocaman sarılacak bir film yazısı ile buradayım.

Baştan söyleyeyim 6 saat ama bir 6 saat daha olsa izlerim herhalde. O kadar akıcı bir film ki saat 4:12 ve benim aklımdan geçen sadece hislerimi tazeyken yazıya dökmek. Bana güvenin! Uzun diye başladığınıza asla pişman olmayacaksınız. Hani kalın kalın kitaplar vardır okuyana kadar gözünüz korkar ama bir başlarsınız nasıl geçtiğini anlamazsınız işte "The Best of Youth/Gençliğin En İyisi" de öyle bir film. İçimi ısıtan elimden bırakamadığım o gözümü korkutan kitap gibi hissettirdi bana. Sakın korkma, hemen al oku diyeceğim o kitap gibi bu filmi de hemen önermem gerekiyordu anlayacağınız. 


Gelelim filme; Matteo ve Nicola ailesiyle yaşayan ve üniversitede okuyan iki kardeştir. Yaz tatili için arkadaşlarıyla gezi planlayan bu iki kardeş Matteo'nun ruhsal problemleri olan Giorgia'yı hayatlarına dahil etmesiyle ikisinin de hayatı apayrı yönlere gidecektir. Matteo başına buyruk şahsına münhasır ailenin diğer üyelerinden farklı bir profil çizen nitekim daha içe daha kapanık bir karakter iken, Nicola daha sosyal ailesi ile sürekli iletişim halinde ve ihtiyaç durumunda yardıma koşmaya hazır bir kişilik. Onların tercihleri ile gittikleri yollarda gelişimini ve dönüşümünü izlemek de çok güzeldi. 

Arka planda İtalya'nın siyasi tarihi yer alırken bu iki kardeş odaklı bir ailenin hikayesini izliyoruz. Bu çok kullanılan ve tutan da bir denklem ama pratikte aileyi hep beraber kalabalık bir şekilde işlemektense farklı tercihler sonucu hayatları değişen bireyler üzerinden anlatması benim ayrıca hoşuma gitti. Özellikle iki ayrı kutuptan anlatması daha da hoşuma gitti. Filmde bir aile nasıl çeşitli olabilirse o kadar çeşitli profiller var. Aile aslında küçük İtalya diyebiliriz, bu küçük dokunuşla da olabildiğince farklı yönlerden ülkenin hali az çok gösterilmeye çalışılmış. Düşünülmesin ki abes kaçmış aksine her karakteri hikayeyi heyecanla takip ediyoruz.


Onlar gençliklerini yaşarken biz de küçük bir İtalya turuna çıkıyoruz Matteo ve Nicola'nın peşinden. 1966-2002 yılları arasında özellikle 70lere kadar olan kısımda bir dönem gençlerinin ruh halini ve  bulunduğu ortamı açıkça gösteriyor. Günümüze ne şartlarda nasıl geldiğini çekinmeden göstermiş. Tarih bilenler daha iyi anlayacaktır ama ben gördüğümle de bir neslin nasıl hangi ortamlarda yetiştiğine dair bağlantıları mantıklı ve etkileyici buldum. Söylemekten çekinmemiş çoğu şeyi, ne varsa koymuşlar. Bu da zor bir iş olsa gerek, baya bir ön çalışma isteyen de bir film olmuş.

Bir neslin nasıl yetiştiğine dair güzel bir fikir veriyor. Öyle güzel işlenmiş bir fikir ki bu döngüsel şekilde devam edeceğinin de habercisi. Yine hayatın bir çember, sonu gelmez bir döngü olduğuna dair yapılmış güzel bir film. Her şeye rağmen hayat devam ediyor, insanlar ölüyor, doğuyor, hayat hep akışta sen de gelip geçen bir parçasısın. Bıraktığın iz kadar var oluyorsun, sevdiklerin uğruna, savaştıklarınla bazen de tercihlerinle. Çok sevdiğim bir söz vardır, "Her şeyin sana olmasına izin ver: güzellik ve terör. Sadece devam et. Hiçbir duygu nihai değildir". İşte öyle bir film. Tam bu acıyla yaşayamam, bu son derken insan oluyor ve yeni şartlara beklemediğin anda uyum sağlıyorsun. Her acı bir süreç ve geçici! Yine de sevmek ve sevilmek güzeldir diyor ya, insanın içi ısınıyor, yaşamanın bir anlamı oluyor gibi, neden geldim bu dünyaya anladım diyorsun. 

Zaten ağlamaktan helak olmuşken bir de sonda Jules et Jim filminin soundtrack müziklerinden "Catherine et Jim" çalınca yaralarımıza gerekli tuzlar basılarak bitiriyoruz filmi. Bayıldım, bayıldım! Çok güzeldi! Anlatırken bir daha izleyesim geldi. Onlar moka pot çıkarıp kahve içtikçe içim daha da bir ısındı, mutlu oldum. Bu filmi izleyin izlettirin. Her zamanki gibi aşkla sevgiyle sinemayla kalın efem!

13 yorum:

  1. Burda bir yayın görmeyi özlemişim.. koşup geldim ve enfes bir film önerdiğini okudum. Bugün izleyeceğim. Çok teşekkür ederim canım. Arayı açma bu kadar :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, nedense çok seveceğini düşünüyorum bu filmi umarım öyle olur <3. İnan ben de senin kadar hatta daha fazla açmamak istiyorum arayı :D.

      Sil
  2. best of youth, izlediim, muhteşem evet, seni görmek güzel, değişiklikler de olumlu şeylerdir eveet eminiiim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değişiklikler baktığın yere göre diyelim :D. Çok güzel film cidden ya <3

      Sil
  3. İtalyanca öğrenmeyi kafaya takmışken ve cidden çalışıyorken, bu film önerisi benim için şahane oldu:) Hem İtalyanca gündemimde olmasa da belli ki seveceğim bir film. Teşekkürler, sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oo süper o zaman, benim paslanmış hatta ve hatta iyice unutulmaya yüz tutmuş İtalyancam ile izlerken bazı kelimeleri cümleleri anlamak beni aşırı mutlu etti. Film çok güzel cidden, pişman olmazsın <3. Sevgiler.

      Sil
  4. Blogunuzu yeni keşfettim:)Dönem filmlerini çok severim, bu filmi de anlatmanizdan dolayı merak ettim.Vaktim olunca izlemek istiyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldinn, umarım çok seversin :). Keyifli seyirler!

      Sil
  5. Sen önerdiysen izlerim tabii. Yalnız 6 saatlik filme ben film demem dizi derim. Artık filmlikten çıkmış bu :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahahah, ha dizi ha film isimlerin önemi yok çünkü içerik çok iyi, ben senin de seveceğini düşünüyorum nedense, bakalım. İzledikten sonra patlatırsın bir yorum :).

      Sil
  6. Ahahha, bir göz korkuyor cidden ama korktuğunla kalıyor. İçine girince alışıyorsun, akıp gidiyor :).

    YanıtlaSil