Mottosunu Stendhal'ın "Mutlu azınlığa" sözlerinden alan yayınevinden ben de sizlere okuduğum beş güzel kitabını önereceğim :). Eklemem gereken önemli bir not şu ki yayınevinden okuduğum tüm kitaplar bunlar ve hepsini sevdim. Bu kitaplardan edindiğim ortak izlenim ise kitapların hepsinin akıcı olması ve basit bir dil ile yazılmasına rağmen anlattığından daha fazlasını çıkarabileceğimiz güzel romanlar olması. Tabi bir de içeriğiyle adıyla güzel bir uyum sağlayan kapakların hepsi çok başarılı. Umarız ki yayınevi birçok güzel yazarla kitaplığını geliştirir ve bizi ülkemizde yayınlanmamış yeni yazarlarla bolca tanıştırır :). O zaman hadi başlayalım :).
1. Kağıt Ev - Carlos Maria Dominguez
Orijinal adı La casa de papel olan (bir yerlerden tanıdık mı, bu sefer biraz farklı :)), Kağıt Ev uzun bir öykü aslında. Bir iki saatinizi alacak güzel çizimleriyle gönlünüzü hoş edecek okumayı, kitapları ve kitap almayı sevenleri ayrıca etkileyecek güzel bir kitap. Vefat eden arkadaşına gelen ilginç bir postayla, başka bir hikayenin peşine düşen bir adamın ağzından kitaplara dair nefis bir öykü okuyoruz. Kapağını ayrıca bayıldığımı söyleyerek bu güzel kitabı okumanızı öneririm :).
2. Hawthorn ile Child - Keith Ridgway
Bir İngiliz postmodern polisiyesi :). Okuduğum bölümden midir nedir, ders kitabı gibi okudum, hoşuma gitti :). Bildiğiniz detektiflik romanlarına asla benzemiyor, bir cinayetin peşinden sayfalarca koşmadık ama bazen kurban bazen evlat bazen suçlu gözünden bu kitaba da ismini veren dedektiflerimizi gördük ya da görmedik :). Farklı bir polisiye okumak isteyenlere :). Ayrıca yine kapağına bayıldığımı ve içeriğine çok güzel bir şekilde yakıştığını söylemeliyim.
3. Bir Kedi, Bir Adam, İki Kadın - Cuniciro Tanizaki
Japon edebiyatının önemli isimlerinden biri Tanizaki'den yalın ama çok güzel bir kısa roman. Adından da anlaşılacağı gibi; hikaye bir kedinin odağında, iki kadın bir adam arasında geçiyor. Çokça bahsedip kitabın tadını kaçırmak istemem lakin kedi sahibi olmak üzerinden kadın erkek ilişkileri, bağlılık, sevgi, kıskançlık gibi birçok temanın işlendiği elinize aldığınız gibi bitireceğiniz bu kitap Japon Edebiyatı'nı sevenler ya da bir yerden başlasam diyenler için okunulası hoş bir roman.
4. Hızlandıkça Azalıyorum - Kiersti Skomsvold
Norveç'e gidiyoruz bu sefer. İskandinav soğukluğu hep aklımızda ama yine de Matea'ya ısınıyorum ve anlıyorum. Ölüme takıntılı bir kadın, eşi Epsilon ile mutlu hatta çok mutlu ve başka kimseye ihtiyacı yok. Ölüm ile bu kadar iç içeyken ister istemez yaşam ve ölüm hakkında da birçok sorgulamasına ortak oluyoruz. Naif bir hikaye. Kitabın adını çok sevdiğim ve blogda da yazdığım "İşe Yarar Bir Şey" filminde karakterin ağzından "Ben turuncuyum ve hiçbir şey turuncuyla kafiyeli değil" sözlerinin ait olduğu kitap olarak öğrendim (Başak Köklükaya, ne de güzel oynar filmde, izlemediyseniz izleyin hemencecik :)). Yine kapağının ne kadar başarılı olduğunu belirtmeme gerek olmasa da ben belirtmek istiyorum, çok güzel :).
5. Yaşamak - Yu Hua
Çinli yazar Yu Hua'nın ülkesinde uzun süre yasaklanan ama her yasaklanan kitap gibi artan bir okuyucu kitlesiyle yeniden dağıtımı yapılan ve sevilen bir kitap Yaşamak. Hikayeler anlatan bir adamın öküzüyle beraber tarlasını süren Fugui ile karşılaşması ve Fugui'nin hikayesini bu yabancıya anlatmasıyla Fugui'nin nasıl "yaşayarak" yaşlandığını basit ve sade bir anlatımla okuyoruz. Hikayesi ise hayat gibi hem mutlu hem hüzünlü; ama benden uyarı mendilleri hazırlayın :).
Bu kagit evi o kadar cok gordum ki demek ki bir sonraki kitap alisverisime eklemeliyim😁
YanıtlaSilBakalım sen de sevecek misin? Seveni kadar sevmeyeni de var. O zamana kadar yorumlarını merakla bekliyoruz :).
Silyeni yayınevlerine karşı çok önyargılıyım :/ Kağıt Ev'i diziyle alakalı olmalı diye okumuştum, son sayfaya kadar bir yerden bağlayacaklar ümidiyle yarım da bırakmadım ve hüsran :) pek de beğenmedim açıkçası...
YanıtlaSilHahaha :).
SilBu listeden "Yaşamak" kitabını okumak isteyebilirsin çünkü 1994 yılında Zhang Yimou tarafından filme çekilmiş. Filmini izlemedim ama kitap trajedi dolu ve melodrama bile kaçtığını söyleyenler var ki bunun için haklı sebepleri var. Yine de yazar bence bunca acı olayın altından güzel kalkmış ve mesajını ilettiğini düşünüyorum.
Kağıt Ev'i okuyup beğenmiştim. Yaşamak bende var sırasını bekliyor. Tanizaki'nin ismi çok cezbediyor :)
YanıtlaSilYa bu arada samimiyetler şunu söylemeliyim blogun tasarımı limonata gibi olmuş <3 Gözüme çok güzel geldi. Harika tonlar seçmişsin. Ben de bu aralar arayüzümü ufaktan değiştirdim.
YanıtlaSilTanizaki'nin Naomi'sini de okumak istiyorum ama yorumları okudum biraz, oku diyenler ile okuma diyenler eşit en iyisi yine okuyup kendi kararımı vermek :). Tabi elimdeki kitaplara şu aralar öncelik vermek istiyorum o ayrı :).
SilTeşekkür ederim :). Ne güzel limonata demen çünkü çok severim :). Aslında baya oldu şöyle bir ara değiştireyim diyorum ama kışa doğru :).
2 numarayı okumalı kesinliklee :)
YanıtlaSilOooo, postmodern edebiyat seversen kesin oku derim :).
SilKağıt evi okudum ama diğerlerini okumadım. Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilNe güzel Kağıt Ev'i hemen hemen herkes okumuş :). Teşekkür ederim :).
SilRica ederim, umarım sen de keyifle okursun :).
YanıtlaSilHiçbirini okumamışım, sanırım bu yayınevinden kitabım yok, edinilmeli o halde :))
YanıtlaSilSeveceğini düşünüyorum :).
SilListeden sadece Yaşamak'ı okudum. Kitap Ağacı Adana ortak okumamızdı. Kağıt Ev ve Hızlandıkça Azalıyorum ise sürekli karşıma çıkan ve okumak istediğim kitaplar. Yeni bir yayınevine göre başarılı kitaplar basıyorlar gibi.
YanıtlaSilKesinlikle öyle, çok başarılı bir yayınevi. Yayınevinden beş kitap okuyup hepsini sevince diğer kitaplarını da okumak istiyorum.
Sil