2 Aralık 2019 Pazartesi

Lanetli Maraton

Sevgili Eslem yine yaratıcılığını konuşturup harika bir maraton hazırladı aylar önce. Onun yaratıcılığından esinlenen ayrıca yaratıcı arkadaşımız Sibel durur mu o da yapıştırmış maratonu ve film versiyonunu yapmış haftalar önce. Süre kısıtlaması olmadan 4 film izlemece demiş ve ben de durur muyum, katıldım tabi ama cadı, hayalet, kurt adam ve vampir temalı değil; Mubi'nin "Günbatımı Neredeyse Üzerimizde: Halloween Serisi" ile. Farklı türde kısa korku filmleri (B-movies olarak da duymuş olabilirsiniz) olarak tanıtılan bu serinin son filmi hariç tüm filmlerine yetiştim. O yüzden üç filmi yazıp bir sonraki maratona "Romantik Film Etkinliği"'ne  yetişmek için izninizle koşacağım :).

Korku filmleri sevmem, korkma eylemini de sevmem ama gerilime bayılırım. Bu filmlerin çoğu da o şekil diyebiliriz içinde mizah barındıran kısa filmler. Gerilim olarak da çok başarılı değildi gerçekçi olmak gerekirse ama işte :). Gelelim filmlere, hatta sonda sürpriz bir yorum da var.

The Wasp Woman - Roger Corman-Jack Hill (1959)



Güzellik ürünleri satan şirketin marka yüzü ve sahibi artık yaş almaya başlayınca gençliğin peşine düşer. Bu yolda alamayacağı risk olmayan karakterimizin "fantastik" dönüşümü gülsek mi ağlasak mı bilemediğimiz bir sona götürüyor. Roger Corman B-filmlerin önemli yönetmeni bu filmde korku ve bilim kurguyu sentezliyor.

The Little Shop of Horrors - Roger Corman (1960)



Komedi yanına odaklanırsak daha çok zevk alacağımız bir film olan The Little Shop of Horrors, genç Jack Nicholson'ın konuk oyunculuğu ile ilk seferde onu tanıyanlara 10 puan ve tatlı bir gülümseme veriyor. Yeni bir bitki türü üreten sakar çiçekçi çırağı ise bu ilginç bitki ile ödül bile alır lakin bitkinin büyümesini sağlayan şey ne su ne de güneştir.

The Last Screening - Laurent Achard (2011)



Filmin yapım yılına baktığımda küçük bir şok geçirdiğim filmdir zira 2000leri olduğunu asla düşünmedim. Kapanmak üzere olan bir sinemada işletmeci olarak görev yapan ve orada yaşayan Slvian'ın sinema gösterimlerden sonra farklı bir kişiliği ortaya çıkar. Geçmişinde yaşadığı dram onun hayatını ele geçirir ve asla elde edemediği huzuru farklı insanlarda "aramaya" devam eder. İşletmeci olarak sakin ve kibar mizaca sahip olan Slvian'ın bu dönüşümü en iyi haliyle ve derin bir şekilde yansıtılmasa da fena bulmadım ben filmi.

Son filmi izleyemedim ama bonus olarak Midsommar yazabilirim.

Midsommar - Ari Aster (2019)



Ari bey ile pek uyuşamıyoruz sanırım. Filmde en sevdiğim şey ancak Heide ve Milka ineklerinin koştuğu o çimenlik alanlarda günlük güneşlik havada korku filmi çekme fikri. Kızın yaşadığı dram da gerçekten iç parçalıyor ama onun dışında hikaye ile ilgili ciddi açıklar var bence. Bazı şeyler fazla üstün körü anlatılmış. O yüzden Ari beyi farklı ritüel filmleri ile baş başa bırakıyor ve bir sonraki ritüelli filmi için yine çok övülür yere göğe koyulmazsa belki bir şans verir izlerim diyerek uğurluyorum.

İlişkileri çıkmaza giren genç bir çift, arkadaşlarının daveti üzerine festivale davet edilmeleri ile beklemedikleri bir yola çıkarlar.

Devamını Oku »