9 Mayıs 2017 Salı

Öneri Makinesi'ne Önerdiler #3 (Feud)



Son zamanlarda izlediğim en iyi yapımlardan biri. Gerçekten birçok yönden incenilesi, güldüren, ağlatan ve idol olarak gördüğümüz ya da star yakıştırması yaptığımız insanların Hollywood'daki "şaşalı" yaşamına olan bu yaklaşım ve fikir gerçekten çok güzel. Çok iyi bir iş çıkmış.

Konusu, oyunculuğu şusu busu onlara geleceğim de Hollywood'u bir kez daha neden sevmediğimi görmemi de sağladı. Kullan-at politikası, en güzel, genç dönemlerinde zirveye oynatıp, star muamelesi yapıp işi bitince yüzüne bakmayan, iyi işten çok önce ceplerini doldurma isteği, ne tutarsa ona yapalım, kim oynar nasıl seçilir umurlarında olmayan, tek ama tek derdi para olan ve bu uğurda birçok yönetmeni, oyuncuyu harcayan sektörün ve yapım şirketlerinin ufakta olsa bir yüzünü gösterdiği için;
kadının sinemadaki oyuncu olarak ve yönetmen ol(amay)arak değerini gösterdiği için;
erkek egemen bu sektörde ciddiye alınmak için bir yere sahip olup hayallerini (bunların çoğu içi boş Amerikan Rüyası olsa bile) gerçekleştirmek isteyen kadınların çektiği zorlukları gösterdiği için;
medyanın da bu işlere nasıl da çanak tuttuğunu gösterdiği için;
Bir de bunların hiçbiri yetmez gibi, bu kadar kurum ve insanla cebelleşmek az buz işmiş gibi arkadaş veya birbirine destek olup seni en iyi anlayabilecek zor yollardan senin gibi geçmiş bu ikiyüzlü sektörde bir yere gelebilmiş bir başka hemcinsinle düşman olmak zorunda olmak zorunda bırakıldığını, beraber güçlü olursunuz diye böl ve fethet politikası uyguladığı için;
tüm bunlara rağmen yine de sürekli rakip olarak gösterilip kendinin yetersiz hissedilmesini gösterdiği için bile bu diziyi izlemelisiniz!

Peki o zamanlar öyle şimdi farklı mı? Bence değil, kaç tane gençliğini geride bırakmış başrol görüyoruz belirli isimler dışında ya da kaç tane bildiğiniz Oscar alan hatta aday olan kadın yönetmen var? Hollywood bence hala bu düzende ve belki de bu yüzden bu dizi bu kadar etkili.


Çok güzel bir ilk bölümle giriş yaptı. Ben zaten bu tarz filmleri severim Entourage'yi de çok severdim mesela :). Joan Crawford gerçekten çok benzemiş ama Susan Sarandon Susan Sarandon işte çok şahsına münhasır, ses benzetmesi iyi ama Bette Davis'i göremedim ona bakarken. Gözleri ve küçük nüansları dışında Davis'i görmekte zorlansam da çok iyiydi. Lakin Joan Crawford rolünü oynayan Jessica Lange için aynı şeyi söyleyemeyeceğim Joan'dan daha yapılı ve küçük gözlere sahip olmasına rağmen ilk andan o rolü oynadığı belliydi, çok iyi seçim. Öyle başarılıydı ki bence Sarandon'ın önüne geçti, Whatever happened to baby jane'de oyunculuğu ile öne çıkan Davis olsa da dizide Crawford başroldeydi. Daha çok empati kurabildim ve onu anladım hatta onun için o kadar üzüldüm ki, Sarandon biraz sönük kaldı ama onun karakteri de anlatılıp geçilmemiş, derinine Joan kadar inmesek de güzel anlatılmış. Aralarındaki bu kin veya düşmanlık ne derseniz deyin anlatılırken Joan hep ön plandaydı bana göre. Sanırım Bette yeteneği, Joan ise tırnaklarıyla kazıyarak bu yerlere gelebildi. Bette kadar yetenekli değildi belki ama çok çalışkan bir oyuncu olduğunu bu filmden çıkardım.

Bu iki kadının arasındaki anlaşmazlığı anlatıyor dizi. Ve kariyerlerinin son dönemlerine geldiklerinde nasıl birbirlerine ihtiyaçları olduğunu yine de eskiden gelen rekabet ve çevrenin (medya, yönetmen, yapım şirketleri) de nasıl bu anlaşmazlıktan beslendiğini ama sonunda iki iyi arkadaş olabilecekken nasıl birbirlerinin en büyük düşmanı olduğu işlenmiş. Şunu belki hissetseler de kabul etmiyorlar ama onlar arkadaş olabilirlerdi ve beraber bu sektörde daha güçlü ve başarılı olabilecekken farklı yönlere kayan belki de kaydırılan hayatları görüyoruz.

Source:http://starsandletters.blogspot.com.tr/

Bu iki karakteri, star olarak, kaprisleriyle, en zayıf anlarıyla, profesyonel halleriyle, anne olarak, rakip olarak, kıskançlıklarıyla, zaaflarıyla, yaşlılıklarını, yalnızlıklarını, acılarını, sevinçlerini, hayal kırıklıklarını, zirvedeki hallerinden en dipteki hallerine kısaca her şekilde ele alınan bu karakterleri çok seveceksiniz. Yan rollerde; Mamacita(en çok onu sevdim herhalde), Jackie Hoffman; Warner'ı oynayan Stanley Tucci (en çok güldüklerimden, müthiş bir performans); Robert Aldrich'i oynayan Alfred Molina; keşke daha çok iyi yapımda görseydik, görsek dediğim Catherine Zeta Jones; Judy Davis ve adını yazmadığım birçok isimle harika bir iş çıkmış. Susan Sarandon çok iyi ama Jessica Lange parlamış.

Muzaffer haklıymışsın izle diyerek milleti darlamakta :). Diziyi daha önce izledim ama bir şey eksik kalmasın diye beklettim aklıma gelir sonra diye :). Yine de gelirse güncellerim :).

Söyleyecek çok şey var, söylenecek çok şey yok; Feud izleyin!!!

Dipnot: Görsellerin hepsi Google görsellerden alınmıştır.

13 yorum:

  1. 1-2 blogda daha okumuştum bu diziyi. Kararsızın önce buna mı başlasam yoksa American Gods'a mı? Off vakit yetmiyor ki ne yapalım :p

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haha üzülme, sen bu konuda baya iyisin yetişirsin 😄. O diziyi bilmiyorum ama bu zaten 8 bölüm 45 50 dklık, hemen bitiveriyor, 2. sezonu yaparlar herhalde merakla bekliyorum ☺️

      Sil
  2. lange sarandon ne iyi oyuncular diy mi. izlemedim ama izlerim :)

    YanıtlaSil
  3. lange sarandon ne iyi oyuncular diy mi. izlemedim ama izlerim :)

    YanıtlaSil
  4. Girişi çok beğendim. Sektörün bakışına , yaklaşımına bakışı. Doğru :)

    YanıtlaSil
  5. Yabanci dizi izlemiyorum nedense. Bana onerilenlerin hepsi bilim kurgi ya da fantastikti ben de bu turu hic sevemedim. Ama giristeki cumlelerinde cok haklisin. Simdi bile sirf hollywood degil sinema, televizyon sektorlerinin hepsinde durum bu. Gercek sanat yapmak isteyenler bes kurus kazanamazken, isleri engellenirken maksat televizyon basinda her seyini elestirdigi halde bal gibi de izleyen seyircinin bilincalti zevklerine gore yapiliyor. Umalim ki bu durum duzelsin. Zaten icimde bir ukte yonetmenlik bari baskalari benim yapmak istedigimi yapsin da bir nebze rahatlayayim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umalım ki düzelsin ama zor gibi de yine de dediğin gibi umut edelim :). Sen daha gençsin daha dur hemen umutsuzluğa kapılma :).

      Sil
  6. Yaa iyi ki önermişim. Öneri Makinesi'ne öneride bulunmakta ayrı zevk :)

    Sözlerine aynen katılıyorum, son dönemin en nitelikli, en şahane dizisiydi bence de. Bir yandan dönemin ruhunu yansıtan dev bir prodüksiyon kuracaksın, harika oyuncularla cast'ı oluşturacaksın hiçbir şey iğreti durmayacak. Hikayeye, filme ve ikilinin arasındaki anlaşmazlığa sonuna kadar sadık kalacaksın, mevzuyu abartıp, uzatıp sündürerek seyirciyi itmeyeceksin, üstüne üstlük (ve bence en önemlisi) film sektöründe kadın olmanın zorluklarına değinip özeleştiri yapacaksın. Davis ile Crawford'un bu kurtlar sofrasında bunca güçlüğe rağmen efsane birer yıldıza dönüştükleri için haklarını teslim edecek ve her iki tarafa da eşit mesafede kalıp yansız biçimde olayları anlatacaksın... Kusursuzdu kesilikle. İkinci sezonu da merakla bekliyorum. Onda da Prenses Diana ile Prens Charles'ın boşanma süreçleri işlenecekmiş. Aaa Charles demişken, uygun bir vaktinde The Crown'a da başlayabilirsin, o da muhteşem. Hahaha önerilerin ardı arkası kesilmiyordu!.. :D

    Mamacita rocks!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler :)

      Valla ne güzel anlatmışsın özlemişiz yazılarını, sen bir dön bloguna artık kaç zaman oldu.

      Vayy ikinci sezon onlarla alakalı demek, kaos, entrika, kraliçe severiz :). Merakla bekliyorum, ne zaman gelecek bakalım. The Crown beni pek çekmedi ya, çok mu iyi :/?

      Önerilerin ardı arkası kesilmesin zaten şu ana kadar kaç oldu 3 mü hepsini sevdim valla, happythankyoumoreplease :).

      Sil
    2. Valla Feud'dan iyi olmasın ben çok sevdim Crown'u. Onda da abartıya kaçmadan gayet sade bir biçimde Kraliçe'nin gündelik yaşamı, ailesiyle olan ilişkileri anlatılıyor. Kraliçe'ye değil de Elizabeth'e odaklanıyor daha çok. İstersen bir şans tanıyabilirsin :)

      Bloga geri döneceğim, ama daha zamanı var.

      Sil
    3. Elizabeth ilgimi pek çekmiyor sanırım :), bir yıllardır kraliçe kelimesini icat etmiş gibi hala kraliçe olması dışında :):). Ne diyelim long live the queen :):) ama bak Feud'da Diana varmış o konuyu baya merak ediyorum, ne yapacaklar diye.

      Peki, sabırla bekliyoruz :).

      Sil